Yolsuzluk soruşturması kapsamında Vefa Salman'ı ofisinde ziyaret eden Haydar Akar, basın mensuplarına açıklamalarda bulundu. Konuşmasına “Yargıyı yavaş işletiyorlar. Adil, vicdan sahibi yargı mensupları vardır. Siyasallaşmamış, cesur yargı mensupları vardır. Bir an önce karara bağlarlar. Maalesef HSYK’nın yapısından dolayı, onların bireysel beklentilerini karşılamakla ilgili sıkıntıları olduğundan dolayı bunların da bağımsız bir şekilde yürümediğini görüyorum. Bilirkişi raporundan da ne umuyorlar bilmiyorum ama insan suçlu olsa kendi kendini delilleriyle savcılığa vermez” sözleriyle başlayan Akar, akabinde gelen seçim barajının düşürülmesiyle ilgili soruya;
“Konumun itibariyle Türkiye’de siyaset yapamayacak 5 kişiden birisiyim ama Cumhurbaşkanı bu ülkede siyaset yapabiliyor. Hatta muhalefet partilerine en ağır hakaretleri yapabiliyor. Ne zaman gitmek üzere olan iktidarlar varsa mutlaka seçim kanununu değiştirirler. Şimdi sadece bence seçim barajını düşürmekle kalmayacaklar başka şeyler de getirecekler. Muhtemelen bir daraltılmış bölge de gelecek. Yüzde 7’nin ittifak modelinde çok kıymeti yok. Peki buna niye ihtiyaç duyuldu? Yarın ittifaklar bozulduğunda birilerini kendilerini daha sağlama alsın diye bu yüzde 7 oranı. Bana göre yüzde 1 veya yüzde 2’nin üzerinde bir seçim barajı koymayı doğru da bulmuyorum.” yanıtını verdi.
Henüz kendilerine ulaşan bir kanun teklifi olmadığını belirten Akar, parlamentoda her fikrin temsil edilmesi gerektiğini ifade etti.
Akar, yolsuzluğu çıkarma noktasında Vefa Salman’ın ödüllendirilmesi gerekirken cezalandırıldığını kaydetti. Akar, “Ben uzun yıllardır KİT komisyon üyeliği yaptım. Sayıştay raporu ne demek çok iyi bilirim. Sayıştay raporu üzerinden değerlendirmelerin suçlamaların nasıl olduğunu çok iyi bilirim. Son zamanlarda bu süreç siyasallaştığı için kamuda kendilerinden olanlara asla bir suç isnat edilmiyor. Sayıştay raporlarında tespit edilmiş olsa bile yargılama veya onun soruşturulmasına izin verilmiyor.
Yalova örneğine bakıldığında bugün 956 ilçe belediyesi, 30 tane büyükşehir, 51 tane il belediyesine baktığımızda bu olayların az da olsa çok da olsa yaşandığını görüyorsunuz. Bu soruşturmalar açıldığında bütün belediye başkanları görevden alınmış olsa şu anda Türkiye’de halk tarafından seçilen belediye başkanı olmaz” dedi.
Salman’ın göreve iade edilmesi gerektiğini savunan Akar, yargının yavaş işletildiğini söyledi.
“O zaman göreve iade edeceksiniz. Niye etmiyorlar biliyor musunuz? Vefa Salman görevden alındığında bu ülkeyi yönettiğini iddia eden kişi kendi partisinin grup toplantısında iki ay için atanmış bir vatandaşı bir il belediye başkanı olarak takdim etti. Demek ki nedir? ‘2014’te seçtiniz, ben ikinci seçimi yaptırttım. Bana inat yine seçtiniz. 2019’da yine bana inat seçtiniz’ dedi. ‘Ben de intikamımı bu şekilde alırım’ dedi. Yargıyı yavaş işletiyorlar. Adil, vicdan sahibi yargı mensupları vardır. Siyasallaşmamış, cesur yargı mensupları vardır. Bir an önce karara bağlarlar. Maalesef HSYK’nın yapısından dolayı, onların bireysel beklentilerini karşılamakla ilgili sıkıntıları olduğundan dolayı bunların da bağımsız bir şekilde yürümediğini görüyorum. Bilirkişi raporundan da ne umuyorlar bilmiyorum ama insan suçlu olsa kendi kendini delilleriyle savcılığa vermez.”
